Kadınlarımız neden cinsellik konusunda genellikle “tutuktur”?

 

Kadınlarımız neden cinsellik konusunda genellikle “tutuktur”?

Hani son zamanlarda daha da kuvvetli şekilde gündemden düşmeyen “her alanda” kadın erkek eşitliği olduğu/olması gerektiği görüşü var ya.. Cinsellikte de acaba durum böyle midir veya olmalıdır.. hatta olabilir mi?

İşin aslına bakarsak fizyoloji/anatomi itibarıyla kadın ve erkek bazı bakımlardan oldukça farklıdır. Zaten bu fark vücut yapılarında da çok açıkça görülmekte…

Yani, daha da ileri gidersek kadının cinsel açıdan daha zor uyarıldığı, erkeğin ise çok daha kolay uyarılarak daha çabuk tatmine ulaştığı gibi hususları çoğumuz oldukça sık duymuş veya okumuşuzdur..  Bu genel olarak da böyledir..

Fakat bir de şu var ki gözden kaçırmamak gereken bir çok az gelişmiş veya gelişen toplumlarda erkek ve kız çocuklar daha bebeklik çağından itibaren farklı yetiştiriliyorlar.. Halen de böyle üstelik…

Bir gün Almanya’da bir Amerikalı kızla sohbet ediyoruz bir partide.. Söz dönüp dolaşıp erkek ve kadın farkına vs geliyor.. Ben, fizyolojik açıdan fark olduğunu, onun için 2 cinsin cinsel dürtü vs açısından kadının erkeğe göre daha yavaş ve pasif olduğunu belirtince Amerikalı itiraz ediyor…

Diyor ki; “Bu yetiştirilmeyle de ilgili.. Amerika’da bile birçok kız çocuğu hala aman erkeklere dikkat et tehlikelidir, kendini koru vs diye yetiştiriliyor… Halbuki bu İskandinav ülkelerinde asla böyle değil.. Orada kız erkek tamamen eşit olarak yetiştiriliyor.. Onun için yetişkin haline geldiklerinde de hiçbir açıdan birbirlerine üstünlük sağlamıyorlar.. Cinsellik de dahil olmak üzere… Kadın adama gidip ben seninle dans etmek istiyorum diyebiliyor, hiç de çekinmeden – tabii daha fazlasını da söyleyebiliyor”

Evet, Amerikalının dediği gerçekten de doğruydu. Çünkü bebeklik yaşından itibaren öğrenilenler beyinde o kadar kuvvetli kayıtlar oluşturuyor ki bunlar çok sağlam kalıyor ve hayatımızın – tabii ki başka konularda da – her safhasında bizi yönlendirebiliyorlar…

Bizim kızlarımız da, erkek denen varlığın korkulacak bir varlık olmadığını, hayatın kadın-erkek olarak beraberce bir anlam ifade ettiğini ve cinselliğin de en doğal bir Tanrı hediyesi olduğunu küçük yaşta beyinlerine işleyebilseler, daha sonraki yetişkinlik zamanlarında bir erkeğin yanında kendilerini tam bir kadın gibi hissedebilirler.. Daha da güzeli, erkek de yanında bir kadın olduğunu hissedebilir ..

Mustafa  ATLI
Misafir Yazar

Bu konuda güzel kitaplar da mevcut.. Yani çocuğun doğumdan itibaren öğrenme mekanizması ve yeteneği vs.. Bunlardan biri ve belki de en güzeli I’M OK YOU’RE OK isimli İngilizce kitap.. Thomas Harris tarafından yazılmış olan.. Taa, 1970 lerden kalma bir best-seller.. İlgilenenlere mutlaka tavsiye edilir.. Kitap “Transactional Analysis” denilen bir psikolojik metodu anlatıyor.. Daha doğrusu bu metodla bakıyor insanın gelişimine.. ve birçok yerinde kendinizi bulabiliyorsunuz.. ŞİDDETLE tavsiye edilir

 

Leave A Response

*