Pet Şişelere DİKKAT! Sağlığınız Risk Altında

Yıllardır pet şişe kullanımının zararları hakkında yazılır çizilir ama değişen bir şey olmaz. Halk yine kullanmaya devam eder. Sağlık çok da düşünülmez. Ama durum vahim. Hele hele ilk kullanımdan sonra atılmayan tekrar tekrar kullanılan pet şişeler tam bir hastalık sebebi.

Özellikle semt pazarlarında ve tatil yerlerindeki hafta sonları açılan üretici pazarlarında, üreticiler pet şişelerde limonota, turşu, salça vb. ürünlerin satışını yapar ve üstelik bunu net bilgi olarak söylüyorum; o kullanılan pet şişeler defalarca kullanıma devam edilir. Tam bir risk. Hatta risk ötesi hastalığa davetiye. Siz bilinçsiz, umursamaz tüketicilerde doğal ürün alıyorum diye bunu hiç düşünmez, doğal aldığınız ürün hangi şartlarda saklanıyor önemsemez ve sağlığıızı tehlikeye atmış olursunuz.

Tam burada bu tür yerlerdeki üretici pazarlarının denetiminin nasıl eksik olduğunu vurgulamak ve ilgili yönetimin buna bir yaptırım getirmesini diliyorum .

Şimdi gelelim pet şişenin nasıl bir risk taşıdığına.

Bakın Dicle  Üniversitesi Bilim ve Teknoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi (DÜBTAM) Müdürü Prof. Dr. Hamdi Temel ile doktora öğrencisi uzman Mustafa Abdullah Yılmaz tarafından yürütülen bir çalışma, bu duruma nasıl açıklık getiriyor.

Araştırmada, plastiklerin temas ettiği gıda ve içme suyuna ‘Chimassorb 81, Oleamide ve Irgafos 168’ isimli plastik katkı maddelerinin geçtiği belirlendi. 8 gün güneş ışığında bekletilen pet şişelerde ise antioxidant 2246 ve Butylated Hydroxytoluene(BHT) maddeleri tespit edildi. Söz konusu kimyasalların uzun vadede iç organlara ciddi zararlar verebileceğini söyleyen Prof. Dr. Hamdi Temel, “BHT maddesi kan, karaciğer, merkezi sinir sistemi için toksik olabiliyor. Bu maddeye uzun süreli maruz kalma durumlarında hedef organlarda hasarlar meydana gelebiliyor.” dedi.

Prof. Dr. Hamdi Temel, her gün kullanılan bu sulardan geçen polimer katkıların vücuda dahil olmalarının ciddi sağlık sorunlarına yol açtığını söyledi. Süper marketten alınan bir pet şişede ölçümleri yaptıklarını ifade eden Temel, “Chimassorb 81, Oleamide, Irgafos 168, kimyasal maddelerini burada gördük. Daha sonra acaba güneş ışınlarına maruz kalan pet şişelerde yaptığımız inceleme de ise bu üç kimyasal maddenin yanında Antioxidant 2246 ve Butylated Hydroxytoluene maddelerini de rastladık.” diye konuştu.

Bu tip kimyasal maddelere ömür boyu maruz kalınacağından ötürü iç organların ciddi manada zarar göreceğini dile getiren Temel, “Biz bu katkı maddelerini vücudumuzda depolamaya başlayacağız ve bunlar belli bir oranda vücutta birikecek. Bunlar kimyasal katkı maddeleri olduğu için hücrelere çok büyük zarar verecektir. Chimassorb 81 böbreklerde ve akciğerlerde çok büyük bir tahrip yapıyor. Butylated Hydroxytoluene böbreklere, akciğerlere ve solunum sistemlerine çok büyük zarar veren maddeler. Chimassorb 81 fazla olduğunda bunu yüzünüzü yıkamada kullandığınızda yüzünüzün kuruduğunu, gözlerinizin yaşardığını hissedersiniz.” şeklinde konuştu.

Pet şişeler yerine cam ürünleri ve testileri tavsiye ettiklerini dile getiren Temel, şöyle devam etti: “Biz cam veya eskiden kullanılan toprak kapları, testileri tavsiye ediyoruz. Güneş ışınlarına direkt maruz kalan pet şişeleri kullanmalarını tavsiye etmiyoruz. Buz içinde olan pet şişeleri de tavsiye etmiyoruz. Küçük pet şişeleri kullanmasınlar. Eğer su azaldıkça hacim küçüldükçe kimyasalların oranı artacaktır ve biz bu kimyasallara daha fazla maruz kalacağız. Ama hacim büyüdükçe seyrelme artacak. O kimyasalların seyrelmesi de artacak ve vücuda zararı daha az olacak.”

 

Sağlıklı günlere..
B.A.H

Leave A Response

*