o kadınlar üşümezlerdi kışın soğuk akan nehir kenarlarında, avlularında tulumbadan çekilen suyla çamaşırlarını yıkarlarken bile üşümezlerdi… tıpkı...

geç silinen duvar yazılarında kırılacak eşyaya benzetilirmiş yerin göğün birleştiği yer yaşamda ‘’olan’’ ve ‘’olabilecek’’...

vardiya dönüşü nasırlı ellerle gelen ucuz bir oyuncaksa son limitinde gezinen bir çocuğun düşü şair malzemesi gibi ne kadar hüzün varsa ve...

  sessizliğe saklanıp, karanlıkta kalanlar ışığın kıymetini iyi bilirler gülüm… sus? dediler susmadım. karışma? dediler çocukluğumdan...

  ’Öldükten sonra unutulmak istemiyorsan Annen olsun yeter…’’ 8 MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ bir yanımızda; duraksamadan giydikleri...

giderdik dönüşlerde, oyuncağını bulmuş bir çocuk sevinciyle gecelere …ateşler yaktığımız sokakları, sevdaları kuşanıp yollara...

çok zaman oldu gelemedim… sana getiremedim kendimi… portakal ve at boku kokan zamana hapsolmuş sözcükler dökülür yazlık sinema bahçelerinde… köpekler...

eşkıyadır gecikmiş çiçekler şimdi komşu bahçeye giden topu, kesilmeden kurtarmış ecüş bücüş bir çocuk sevinci içimde gülüşün...

Midesinde garip ekşimeler, dudaklarında akşamdan kalma rakının buruk tadı, platin renkli tabakasından, muş tütününden sarma sigarasını içine...

insan sevmek için sevgili yaratır/mış yakışsın diye insana! yaralı olan hüzünbaz kozalaklarsa çatlayan genç sevdalıların yüzünde ağır...